Investing.com – ABD’nin en büyük bankalarından JPMorgan Chase (JPM), müşterilerine doğrudan Bitcoin satın alma imkânı sunmaya hazırlanıyor. JPMorgan CEO’su Jamie Dimon, 19 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleştirilen bankanın yıllık yatırımcı gününde yaptığı açıklamada, müşterilerin hesap özetlerinde Bitcoin alımlarının yer alacağını ancak kripto varlıkların saklama hizmetinin banka tarafından sağlanmayacağını bildirdi. Bu karar, JPMorgan’ın kripto para piyasasına yönelik şimdiye kadarki en dikkat çekici adımlarından biri olarak öne çıkıyor.
Dimon, “Satın almanıza izin vereceğiz ama emanet hizmeti sunmayacağız. Sadece hesaplarınızda göstereceğiz.” ifadelerini kullandı. Bankanın, müşteriler için Bitcoin borsa yatırım fonlarına (ETF) erişim sağlayacağı, söz konusu hizmetin doğrudan saklama veya kripto firmalarıyla birebir çalışmayı içermeyeceği aktarıldı. JPMorgan, daha önce yalnızca vadeli işlem temelli kripto yatırım ürünlerine sınırlı erişim sağlamıştı.
Dimon, Bitcoin konusundaki eleştirilerini yineledi
Jamie Dimon, yatırımcı gününde yaptığı konuşmada kripto paralara yönelik uzun süredir devam eden çekincelerini de dile getirdi. Kara para aklama, terör finansmanı ve vergi kaçakçılığı gibi yasa dışı faaliyetlerde kripto paraların kullanımı konusundaki endişelerini yineleyen Dimon, Bitcoin’e yönelik eleştirel tutumunu korumaya devam etti.
“Sigara içmenizi tavsiye etmem ama sigara içme hakkınızı savunurum. Bitcoin alma hakkınızı da savunurum.” diyerek bireysel haklara vurgu yaptı. Dimon, 2021 yılında Bitcoin için “değersiz” nitelendirmesinde bulunmuş, geçtiğimiz yıl Senato oturumunda kriptoyu “suçlular ve vergi kaçakçıları için bir araç” olarak tanımlamıştı.
Geleneksel finans kurumları kriptoya açılmaya devam ediyor
JPMorgan’ın bu kararı, geleneksel finans sektöründe kripto varlıklara yönelik artan talebin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. ABD’de diğer büyük bankalar da benzer yönelimler göstermeye başladı. Morgan Stanley (MS), 2024 yılının Ağustos ayından itibaren nitelikli müşterilere spot Bitcoin ETF’leri sunmaya başlamıştı. Banka CEO’su Ted Pick, daha kripto dostu bir düzenleyici ortamın oluşması sayesinde kripto piyasalarında daha fazla yer alma çalışmalarının sürdüğünü açıklamıştı.
Özellikle Başkan Donald Trump’ın Ocak ayında göreve gelmesinden sonra düzenleyici kurumlardan kripto varlıklara yönelik daha ılımlı mesajlar gelmeye başladı. Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) ve Para Birimi Denetleme Ofisi (OCC), daha önce yayınladıkları kripto karşıtı direktifleri geri çekerken, ABD Merkez Bankası da daha esnek bir yaklaşım sergilemeye başladı. Özellikle SAB 121 muhasebe kuralının geri çekilmesi sonrası bankalar, dijital varlıkların saklanmasına olanak sağlayan yeni bir alana girdi.
Regülasyonlarda gevşeme, kurumsal talebi artırıyor
Son düzenleyici adımlar, bankaların doğrudan dijital varlıklarla işlem yapmalarını hâlâ kısıtlasa da, yatırımcıların kripto paralara erişiminde bankaların oynayabileceği rolü artırmış durumda. JPMorgan’ın da bu yeni ortamdan yararlanarak müşterilerine dijital varlıklara erişim imkânı sunması, özellikle artan kurumsal talebin karşılanması açısından kritik öneme sahip.
Bankanın saklama hizmeti sunmaması, kripto varlıkların doğrudan kontrolünü yatırımcılara bırakırken; alım işlemlerinin finansal hesap özetlerinde resmiyet kazanması, kriptonun finansal sistem içerisindeki entegrasyonunu hızlandırabilir. Bu gelişmeler, kripto paraların ana akım finans dünyasındaki yerini giderek sağlamlaştırmaya başladığının bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
